MeLisa*Bkc Admin
Mesaj Sayısı : 116 Yaş : 30 Nerden : erenımın kalbinden Grup Hepsiden En Sevdiğin Üye : Eren Lakap : Erenji..=) Rap Puanı : Kayıt tarihi : 27/08/08
| Konu: Tokio Hotel'le Çizgi filmlerden konserlere uzuun bir sohbet! Çarş. Ağus. 27, 2008 9:21 pm | |
| alıntdr Bill: Çocuklar, “Susam Sokağı”ndaki salyangozun adı neydi? [bende izliyodum onu ] Bilirsiniz, bale etekli olan?
Gustav: Tiffany.
Bill: Tiffany! Emin misin? [Hayır, o Gustav böö ] Gustav: Ya da Lilo!
Georg: Bale etekli olanın sarı bir suratı vardı.
Bill: Doğru, o bir kuş!
Gustav: Hayır, kuş değil.
Bill: O pembe değil miydi?
Georg: Hayır, bale etekli olan sarıydı.
Tom: Evet, pembe olan farklı bir şeydi.
Bill: Onlar garip karakterlere sahiplerdi!
Gustav: Ben sadece Lilo ve Tiffany’yi biliyorum.
Bill: Tamam, ama salyangozun ismi neydi? [salyangoza taktı] O her zaman çocuklara şu bir şeyler öğretici zekice yorumlardan yapardı.
Tom: Çöp kutusundaki yeşil adamın adı neydi?
Georg: Rumpel! [Bunların çizgi film kültürü de amma genişmiş yaa]
Gustav: Kurabiye Canavarı!
Bill: Hayır, kurabiye canavarı mavi! [Gustav abinden daha mı iyi bilicen lan*]
Benim izlemeyi sevdiğim bir diğer Tv programı da “Balu”ydu.
Gustav: Kesinlikle!
Bill: Şarkısı nasıldı?
Tom: Ben “Orman Kitabı”nı da izlerdim. [tam sana uygun ]
Gustav: Aynen, ben de onu sevmiştim. Puma’nın adı neydi?
Bill: Onun ismi sadece puma değil miydi?
Gustav: Hayır.
Georg: Ben “Timon ve Pumba”yı gerçekten severim!
Gustav: Timon ve Pumba! Harika!
Bill: Durun bi dakika, ben bu şarkıyı da seviyorum.
Ben küçükken, çok fazla ağlardım. Baba öldüğünde çok üzülmüştüm. Onun adı neydi? [Bill şu soruyu sormayı kesebilecek misin merak ediyorum ]
Ben New York’un müzikal versiyonunu izledim. Ben bu çizgi filmlerden hoşlanıyorum ve çocukken onları severdim!
Gustav: Ben “Kar Beyazı”nı gerçekten sevmiştim.
Bill: O cücelerden biriyle yatmıyor muydu? Ben öyle sanıyordum.
Gustav: Yapma Bill, bu bir çizgi film.
Bill: Sen “Labirent” filmini biliyor musun? David Bowie filmlerinden benim favorim bu ama o “Gockel”de de oynamıştı. O çok sevimli!
Gustav: Ben Gollum’u da seviyorum!
Bill: Evet, Gollum çok tatlı! [neresi tatlı be onun* yolda görsem kaçarım]
Tahmin et hangi sevimli hayvanı ev hayvanım olarak almak istiyorum. Bir dakika, ismini unuttum.. Oh evet, Dobby, Harry Potter’dan.. [allahım ben onu değil eve bizim semte bile sokmam, bu çocuk uçmuş] Ben filmle ilgilenmiyorum ama bu küçük yaratık çok şeker! O bir cin mi?
Gustav: Bilmiyorum, ben o filmi sadece bir kez izledim. [anlaman için kaç kere izlemen gerekiyo duyan da da vinci şifresi sanır]
Bill: Bence, o bir elf. Ben gerçekten bilmiyorum. Evet, bence o bir elf [Bill’e teşhis konuldu: kronik psikozlar şizofreni ] Aslında bir ev elfi.. tamamen hayran olunası bişey. O çok şirin!
Hazır, pozisyon al, başla!
Georg: Jetimiz ne kadar hızlı?
Kaptan: Hız 600 km/h ile 650 km/h arasında olacak.
Georg: 650 km/h mi? [tırstı]
Muhabir: Tokio Hotel için uçmak nasıl bir şey?
Kaptan: Çok güzel! Ben şaşırdım.
Muhabir: Yani, çocukların davranışları iyi mi?
Kaptan: Evet, gerçekten iyi çocuklar!
Muhabir: Uçak kalmak üzere, değil mi?
Bill: Evet, orada! Biz tüm hafta sonu boyunca bu uçağı kullandık! Cuma günü konser verdiğimiz Modena’ya uçtuk. Daha sonra konser günü Cenevre’ye uçtuk ve aynı gün tekrardan Werchter Festivali’ne gelmek üzere ayrıldık. Şimdi Hamburg için yola çıkıyoruz.
Georg: Özel uçak! [anladık sefiliz ikide bir ne hava atıp duruyonuz be ]
Müthiş! Bem mavi peyniri seviyorum! [mavi peynir mi ]
Bill: Bu çok mide bulandırıcı! [katılıyorum]
Georg: Güvenlik talimatlarını kontrol ediyorum.
Bill: Kalkmaya hazırız!
Sessiz ol!
Tom: Sadece devam et...
Bill: Hayır, ben baştan başlıyorum. Biz burada, uçakta, oturuyoruz ve eve doğru uçuyoruz, ve aslında biz Avrupa’daki tüm konserleri bitirdik. Çok muhteşem zamanlar geçirdik. Avrupa’da bu yıl çok şaşırtıcı konserlerimiz vardı. Sonuncusunu henüz bitirdik – Modena , Cenevere & Werchter Festivali’ni. Modena gerçekten çok sıcaktı ve orada çok fazla fan vardı, 18 bin civarında!
Tom: Evet, bence de! Cenevre de müthişti ve ben Werchter Festivali hakkında şunu yeniden belirtmek isterim: Biz bir “yeniden istek parça” çalmamıza izin verilmediği için gerçekten üzgünüz. Onlar bunu yapmamıza izin vermedi ve biz sahneyi terk etmek zorunda kaldık. Tekrar özür diliyoruz ama bir daha Belçika’ya geldiğimizde bunu telafi edicez!
Bill: Geçen seneki tüm konserler müthişti ve biz çok eğlendik! Umarım siz fanlar da eğlenmişsinizdir. [gelseydiniz eğlenecektik emme] Geldiğiniz için hepinize çok teşekkür ederiz ve çok yakında yeni bir albümle Avrupa’da yeni konser ve festivallerde sizinle görüşürüz!
Tom: Ben Georg adına özür diliyorum, konserler boyunca bir çok notayı kaçırdığı için. [geç kaldın Tom videonun sonuna geldik]
Bill: Ben bunun için özür dilememiz gerektiğini düşünmüyorum, fanlar zaten bunu biliyorlar! [aman sen aşağı kalma]
Tom: Sadece bahsetmek istedim, bunun için üzgünüm. | |
|